İklim değişikliğinin dünya gündemini sık sık meşgul ettiği şu günlerde hava kirliliğini azaltmanın öneminden haberdar olmayanınız yoktur. Hava kirliliği gerek nüfus artışı gerek teknolojik gelişmeler gerekse de sanayicilikle doğrudan veya dolaylı olarak ilişkili bir çevre sorunudur. Hepimizin sağlığını büyük ölçüde etkileyen bu çevre sorunu Dünya Sağlık Örgütü tarafından iki kategoriye ayrılmaktadır: İç ortam hava kirliliği ve dış ortam hava kirliliği.
İç ortam hava kirliliği ile kastedilen bireylerin kapalı alanlarda tütün ürünlerini tüketmeleri veya kapalı bir tesiste üretim yapılması gibi durumlarda ortaya çıkan bir durumdur. Dış ortam hava kirliliği ise kimi zaman geniş bir coğrafyada yaşayan milyonlarca insanın sağlığını tehdit eden ve etkileri uzun seneler boyunca silinmeyen Çernobil kazası gibi durumlarla ortaya çıkabilir. Bununla birlikte benzinle çalışan bir aracın da hareket halindeyken gerçekleştirdiği karbondioksit salınımı gibi daha ufak çaplı olaylar da dış ortam hava kirliliği olarak değerlendirilir.
Uygun kriterlere sahip olmayan yapılarda iç ortam hava kirliliğine neden olan faaliyetler gerçekleştirildiğinde ortamda bulunan insanların sağlığı kısa vadede geçici olarak olumsuz etkilenir. Bu kişiler bu ortamlardan ayrıldıklarında hastalık semptomlarında da iyileşmeler görülür. Bu duruma hasta bina sendromu adı verilir. Hasta bina sendromu her ne kadar kısa vadede geçici hastalık semptomlarına neden olsa da uzun süre maruz kalmak bireylerin sağlığında geri dönüşü olmayan etkilere neden olabilmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2016 senesinde gerçekleştirmiş olduğu bir araştırmaya ait verilere göre dünya üzerindeki her 10 kişiden 9’u temiz denilemeyecek bir havayı solumakta. Bu kadar büyük ölçekli bir sorunun en önemli tetikleyicileri ise iç ve dış ortam hava kirleticileri. Şu günlerde neredeyse hepimiz teknolojinin sağlamış olduğu imkanlara kendimizi kaptırıyor ve bu olanakların çevremizi nasıl etkilediğini göz ardı edebiliyoruz. Her ne kadar bireyler olarak hava kirliliğinin baş sorumluları olmasak da hala bu çevre sorununa yaptığımız katkıyı önemli ölçüde azaltabilmemiz mümkün. Bu tavsiyeler sıradan vatandaşlar olarak yarattığımız hava kirliliğini daha makul seviyelere çekebilmemize yardımcı olabilir:
Her bireyin hava kirliliğine karşı yapması gereken ilk şey bu çevre sorununa karşı duyar sahibi olmaktır. Ülkeler ve yerel yönetimler elbette hava kirliliğini önlemeye yönelik çalışmalarda bulunuyor. Bununla birlikte bireyler olarak yapabileceklerimiz konusunda da kamuoyunu bilinçlendirici çalışmalar mevcut. Dolayısıyla duyarlı bir birey olarak ilk önce bu çalışmaları takip edip günlük yaşantımızda hava kirliliğine sebep olan uygulamalardan vazgeçebiliriz. Ayrıca yaşadığımız ve çalıştığımız yerlerde gözden kaçan teknik ve yapısal problemlerin hava kirliliğine sebep olmadan giderilmelerine de önayak olabiliriz. En azından duyarlı bireyler olarak hava kirliliğine sebebiyet veren bu tür sorunları ilgili mercilere bildirmekten çekinmemek de yerinde bir davranış olacaktır.
Dünyadaki hava kirliliğinden sorumlu baş aktörlerden birisi yakıt tüketimidir. Bu sebeple yakıt tüketimini bireysel olarak azaltmak hava kirliliğine yaptığınız katkıyı da minimize edecektir. Daha az yakıt tüketmek için enerji kaynaklarını verimli kullanmanın yollarını araştırarak işe başlayabilirsiniz. Mesela kapalı mekanlara ısı yalıtımı yaptırmak hem ısınma ihtiyacı için harcanacak enerjiyi hem de bu enerjinin maliyetini önemli ölçüde azaltacaktır.
Bununla birlikte günümüzde çevre dostu ürünler oldukça yaygınlaşmış durumda. Dolayısıyla bu ürünleri hemen hemen her yerden daha uygun fiyatlara temin edebilmek mümkün. Örnek vermek gerekirse HEPA filtresine sahip elektrikli süpürgeler ve çevre dostu klimalar kullanarak da yakıt tüketiminizi azaltabilirsiniz.
Sitemizin kullanışını iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Devam etmekle çerez kullanımını onaylamaktasınız.